Bakan Yusuf Tekin Türkiye Eğitim Teknolojileri Doruğu’nda konuştu Açıklaması

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Eğitim sistemimizi inşa ederken teknolojiyi merkeze alan ancak ona teslim olmayan, dijital yeterliliği önemseyen lakin kıymet inşasını ihmal etmeyen, üretken bireyler yetiştirmeyi hedefleyen ancak bu üretimi insanlığın hayrına kullanmayı önceleyen bir bakış açısıyla hareket ettik.” dedi.

Bakan Tekin, Bahçelievler’de Pullman Otel’de düzenlenen Türkiye Eğitim Teknolojileri Tepesi’nde yaptığı konuşmada, bugün eğitim ve öğretim yılını Türkiye’nin dört bir yanında büyük bir emek, sabır ve fedakarlıkla tamamladıklarını söyledi.

Milli Eğitim Bakanı Tekin, bugün dünyanın, teknolojinin her alanında yeni bir istikrar ve yeni bir istikamet arayışı içinde olduğunu anlattı.

Yapay zekadan biyoteknolojiye, dijital iktisattan uzay çalışmalarına uzanan her bir başlığın hem kalkınma stratejilerinin tekrar kurgulanmasına hem de insanlığın vicdani pusulasının farklı bir tabanda yine sorgulanmasına sebep olduğuna değinen Tekin, Türkiye olarak biz de bu tablo karşısında tarafını kaybetmeyen, prensipleriyle yol alan bir anlayışı tercih ettiklerini aktardı.

“Üretimi insanlığın hayrına kullanmayı önceleyen bir bakış açısıyla hareket ettik”

Bakan Tekin, “Eğitim sistemimizi inşa ederken teknolojiyi merkeze alan lakin ona teslim olmayan, dijital yeterliliği önemseyen ancak kıymet inşasını ihmal etmeyen, üretken bireyler yetiştirmeyi hedefleyen lakin bu üretimi insanlığın hayrına kullanmayı önceleyen bir bakış açısıyla hareket ettik.” tabirlerini kullandı.

Bir ülkenin asıl gücünün sahip olduğu donanımlı evlatlar, pusulasını kaybetmemiş ve ahlaki meşruiyetini koruyan kuşaklar olduğunu aktaran Tekin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde yıllar boyunca bu millete reva görülen tüm ambargoları “Biz yaparız” iradesiyle aşmayı başaran Türkiye’nin bugün birebir kararlılığı maarif alanında da ortaya koyduğunu kaydetti.

Tekin, “Sınıfta bir öğrencinin zihnine umut yerleştiren öğretmenimizin çabasıyla, savunma endüstrisinde yerli mühimmat, İHA, SİHA ve uydular geliştiren mühendislerimizin iradesi birebir kaynaktan beslenmektedir. Ulusal şuurdan, inançla yoğrulmuş bir öz itimattan ve sorumluluk hissiyle pekişmiş bir adanmışlıktan… Bu adanmışlığın bizi getirdiği nokta, Anıtkabir’deki bayrak direğinin ipinin ithal edildiği Türkiye’den KAAN’ların ihraç edildiği bir Türkiye’dir.” diye konuştu.

Bu irade sayesinde bugün eğitimde kendi dijital içeriklerini üreten, sınıflarında yerli yazılımlar kullanan, öğretmen ve öğrencilerine özgün sistemler sunabilen bir altyapı kurduklarına dikkati çeken Tekin, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Dijital Ekosistemi’ diye isimlendirdiğimiz bu yapıda, FATİH projesinden Bilişim Teknolojileri Sınıfları’na, Yenilikçi Sınıflar’dan Dinamik Ders Dili’ne, EBA’dan MEBİ’ye, ÖBA’dan TEA’ya, Velivizyon’dan HEMBA’ya dek uzanan araç ve platformlarla her kademede öğretmen, öğrenci ve velinin dijital maharet, içerik ve dayanak muhtaçlıkları kesintisiz biçimde karşılanmaktadır.” değerlendirmesini yaptı.

“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli esaslı bir zihniyet dönüşümü”

Eğitimde de istikamet sahibi olmanın da ulusal güvenliğin asli bir ögesi olduğunu vurgulayan Tekin, şunları kaydetti:

“Bu yüzden Türkiye Yüzyılı Maarif Modelimizi çağın tehditlerine karşı fikri duruşu olan, eğitimde ulusal bir istikamet tayin eden esaslı bir zihniyet dönüşümü olarak kurguladık. Bugün görüyoruz ki dünyada yaşanan her bir gelişme, modelimizi daha manalı, daha vazgeçilmez kılmaktadır. Bu vizyonun vaktin ruhunu ne derece sahih bir biçimde kavradığını teyit etmektedir. Türkiye Yüzyılı Maarif Modelimizle kod yazma marifeti kadar kültür kodlarına vukufiyeti olan, yapay zekayı kullanırken vicdanıyla düşünebilen bireyler yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bu anlayışla ‘TEKNOFEST Kuşağı’ gençlerimizi teknik yetkinliklerle donatmanın ötesinde tarihi bir yürüyüşün, fikri bir dirilişin ve insanlığın geleceğini omuzlama sorumluluğunun öznesi kılmak istiyoruz.”

About The Author

admin

See author's posts