Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye Eğitim Teknolojileri Zirvesi”nde yaptığı konuşmada, “Travmalar tasa bozuklukları ve intihar olayları dijital zorbalık ve linç kültürünün nasıl bir bela olduğunu göstermektedir. Evlatlarımızı dijital derebeylerin insafına terk edemeyiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bahçelievler’de düzenlenen ‘Türkiye Eğitim Teknolojileri Tepesi’nde okullardaki dijital yatırıma yönelik kıymetli açıklamalarda bulundu.
Şehit öğretmenleri andıktan sonra cumartesi ve pazar günü YKS imtihanına girecek tüm öğrencilere muvaffakiyetler dileyerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Teknolojinin hayatın her alanına hem de derinlemesine nüfuz ettiği bir periyodu daima birlikte yaşıyoruz. Dijital teknolojiler, büyük data, yapay zeka ve kuantum bileşimi üzere birçok yenilik, bugünün dünyasında iktisattan ulaşıma, savunmadan diplomasiye, tarımdan ticarete, her alanda güçlü bir varlık gösteriyor. Bilgiye erişim, geçmişte hiç olmadığı kadar kolaylaşırken, bilgiyi sürece, tahlil etme ve kullanma süreçleri de tıpkı ölçüde hızlanmış durumda. Türkiye olarak bu baş döndürücü değişime en süratli ahenk sağlayan, hatta birçok alanda öncülük eden ülkelerden biriyiz. Gerekse savunma endüstrinde son 23 yılda elde ettiğimiz tarihi muvaffakiyetler, gerekse eğitim teknolojilerinde yaptığımız ihtilal niteliğindeki atılımlar, bu hakikatin en güçlü göstergelerini teşkil ediyor. Burada şu konunun altını bilhassa çizmek isteğindeyim. Bir ülke için eğitim, sadece fiziki koşulları ve teknolojik boyutuyla değil, fikri altyapısıyla da en hayati alanlardan biridir. Müfredatından eğitimci takımına, imkan ve kabiliyetleri itibariyle çağa ayak uyduramayan eğitim sistemleri başarısız olmaya mahkumdur. Kökleri ve tarihiyle bağlarını koparmış, ilmi ve fikri müktesebatına sırt çevirmiş, istikbalini yabancı ideolojilerin insafına bırakmış bir eğitim anlayışının sonu ise elbette ki hüsrandır” dedi.
“Eğitimde her alanda yeni bir sayfa açtık”
Öğrencilerin bilişim teknolojileri, okuryazarlıklarını ve yetkinliklerini geliştirmek için okulda bilişim teknolojileri sınıflarını tesis ettiklerini kaydeden Erdoğan, “Kullanım ömrü sona eren 1980 bilişim teknolojileri sınıfımızı güncelliyoruz. Son teknoloji eseri tam donanımlı 1500 yeni sınıftan kurarak 3 bin 480 sınıf ile dijital eğitim altyapımızı güçlendireceğiz. İçinde dizüstü ve masaüstü bilgisayarlar, yerli robotik kodlama kitleri, 3 boyutlu yazıcılar ve etkileşimli tahtaların yer aldığı bu sınıfların yanı sıra 503 yenilikçi sınıfı da okullarımıza bu sene itibariyle kazandırdık. İhtiva ettiği 3 bin 169 ders, 77 bin 14 içerik, 3 bin 407 kitap ve 85 bin 764 soru ile EBA öğrenci ve hocalarımızın başucu kaynaklarından biri haline geldi. Çalışmaları süren EBA akademi ile öğrencilerimiz müfredatta bağımsız ferdî gelişimlerini destekleyen çeşitli alanlarda eğitim alabilecek. Yeniden ferdi öğrenme platformumuz MEBİ ile öğrencilerimizin akademik gelişimlerine katkı veriyor. Her öğrencinin gelişimini ferdi seviyede takip ediyoruz. Öğretmen, bilişim ağımız ile öğretmen ve idarecilerimizin yenilikçi eğitim yaklaşımlarını destekliyor. Öğretmenlerimizin farklı ülkelerden meslektaşlarıyla bilgi ve deneyim paylaşımında bulunduğu TEA platformu, yurt içi ve yurt dışındaki vatandaşlarımızın pek çok eğitimden istifade ettikleri halk eğitim merkezleri bilişim ağı platformu, yeni eğitim öğretim yılından itibaren kullanımı açacağımız yabancı lisan öğrenme platformu, geleceğin bilim insanlarını ve mühendislerini yetiştirmek üzere uygulamaya aldığımız robotik kodlama platformu ve daha pek çok hizmetle eğitim çalışmalarımıza yeni teknolojileri kazandırmaya devam ediyoruz.
“Bölgemizdeki son gelişmeler bilgi güvenliğinin değeri tekrar hatırlattı”
Yapay zekanın eğitimde büyük fırsatlar sunacağının ve kıymetli paradigma değişimlerine yol açacağının farkında olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çalışmalarımızı bu gerçeği dikkate alarak çok taraflı bir halde sürdürüyoruz. Eğitimde yapay zeka siyaset dokümanını hazırlayarak geçen hafta kamuoyumuzla ve eğitim topluluğumuzla paylaştık. Ortaokul ve lise müfredatına entegre ettiğimiz seçmeli yapay zeka derslerimizle teknoloji üreten, tahlil geliştiren ve sorgulayan genç bireyler yetiştirmeyi hedefliyoruz. Feyza ve Hisar projeleriyle üniversiteye hazırlık, mesleksel gelişim ve çok lisanlı öğrenme üzere alanlarda yapay zeka dayanaklı tahliller üretiyoruz. Öğretmenlerimizin günlük öğretim faaliyetlerinde kullanabileceği yapay zeka dayanaklı yardımcı asistan uygulamamızın çalışmalarına başladık. Eğitim teknolojileri ekosistemimizi her geçen gün büyütüyor, güçlendiriyoruz. 1280 firmayı kapsayan eğitim teknolojileri kesimimiz ile bakanlığımız ortasında yeni işbirlikleri geliştiriyoruz. Bu projelerle önümüzdeki 5 yıl içinde yüzü aşkın yeni girişimciye değerli takviyeler sunacağız. Bakanlığımız ve TÜBİTAK ortasında yapılacak iş birliğiyle yüzün üzerinde yerli teşebbüsü global seviyede rekabet edebilecek düzeye taşıyacağız. Bölgemizdeki son hadiseler bize bilgi güvenliğinin değerini tekrar hatırlattı. Yabancı menşeli iletileşme uygulamalarının yol açtığı güvenlik zafiyetlerini gazetelerde okuyoruz” sözlerini kullandı.
“Eğitimde teknolojik altyapı çalışmaları bakımından OECD ülkeleri ortasında üst sıralarda yer alıyoruz”
Yapay zekanın çeşitli sıkıntıları da beraberinde getirdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğitimde teknolojik altyapı sağlama çalışmaları bakımından OECD ülkeleri ortasında üst sıralarda yer alıyoruz. Yalnızca bugünün değil, geleceğin de muhtaçlıklarını gözeten Türkiye yüzyılı maarif modelimizle her alanda uzman, donanımlı, özgüvenli ve faziletli gençler yetiştirmeye bundan sonra da devam edeceğiz. Öte yandan eğitimin yanı sıra her alanda yapay zeka kullanımının artmasının çeşitli problemleri da beraberinde getirdiğini inkar edemeyiz. Araştırmayı, bilgiye ulaşmayı ve yorumlamayı epeyce kolaylaştıran bu imkan maalesef tembelliği, hazırcılığı ve intihal olaylarını da özendirmektedir. Bugün temel eğitimden akademiye kadar birçok düzeyde yapay zeka eseri araştırma, ödev, makale ve tez yazımı giderek yaygınlaştırmaktadır. Yapay zeka uygulamaları iş yükümüzü azaltan bir araç olmaktan çıkıp kişiyi hazıra konmaya alıştırıyorsa bir süre sonra bağımlılığa sebep olacaktır. Bunun tüm insanlık için çok büyük bir risk teşkil ettiğine inanıyorum” formunda konuştu.
“Dijital zorbalık ve linç kültürü çocuk, genç, yetişkin demeden herkesi tehdit ediyor, ürkütüyor”
Teknoloji platformlarının vatandaşları, gençleri ve çocukları birer pazar materyali olarak görmesine müsaade etmeyeceklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burada bir diğer gerçeğin daha altını kıymetli çizmek istiyorum. Toplumsal medyanın ve dijitalleşmenin geleneği, pahaları, fıtratı tahrip etmeden var olması ve hayatımıza kıymet katması en büyük isteğimizdir. Lakin dijitalleşmenin ışık süratiyle yayılmasıyla birlikte insanlık olarak kendimizi bir dijital kuşatmayla karşı karşıya hissediyoruz. Tabiatla, tabiatla, hayatın olağan halleriyle kurulabilen organik bağlantıların yerini internetin ve dijitalleşmenin yeni eserleri ve yeni araçları alıyoruz. Bunun bir sonucu olarak dijital zorbalık ve linç kültürü çocuk, genç, yetişkin demeden herkesi tehdit ediyor, ürkütüyor. Dijital mecralar üzerinden yapılan hakaret, tehdit, iftira, dışlama, küçük düşürme üzere saldırgan davranışlar çocuklarımızın ruh sıhhatini önemli manada tehlikeye atıyor. Travmalar, dert bozuklukları ve hatta Allah korusun intihar olayları dijital zorbalık ve linç kültürünün nasıl bir belaya dönüşebileceğini göstermektedir. Çocuklarımız başta olmak üzere herkesin en büyük dehşetlerinden biri haline gelen dijital zorbalığı engellenmesi de önceliklerimiz ortasında olmalıdır. Teknolojinin eğitimde kullanımını teşvik ederken geleceğimizin teminatı olan evlatlarımızı dijital derebeylerin insafına da terk edemeyiz. Her vakit söylediğimiz üzere özgürlük, başıbozukluk, kural, kanun ve kıymet tanımazlık demek değildir. Aylık ciroları birçok devletin yıllık bütçesinden bile fazla olan global teknoloji şirketlerinin, toplumsal medya mecralarının, dijital platformlarının özgürlük mazeretiyle hayatımızın her alanını işgal etmelerine seyirci kalamayız. Teknoloji platformların vatandaşlarımızı, gençlerimizi, çocuklarımızı birer pazar gereci olarak görmesine müsaade edemeyiz. Herkes üzere bu şirketler ve platformlarda sorumlu davranmak yalnızca kar maksimizasyonuyla değil, mesuliyet şuuruyla hareket etmek zorundadır. Türkiye olarak bu husustaki kararlı ve odunsuz duruşumuzu sürdüreceğiz” tabirlerini kullandı.
Programa, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İstanbul Valisi Davut Gül, AK Parti İstanbul Vilayet Lideri Abdullah Özdemir, Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır ve okul müdürleri katıldı.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir armağan takdim edildi. Akabinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, salondaki protokol üyeleriyle toplu hatıra fotoğrafı çekildi. – İSTANBUL
About The Author
More Stories
İzmir GEDİZ elektrik kesintisi! 21 Haziran İzmir’de elektrik kesintisi ne vakit bitecek, elektrikler ne vakit gelecek?
İnstagram çöktü mü? İnstagram neden açılmıyor? 21 Haziran Cumartesi İnstagram’da sorun mu var, neden yüklenmiyor?
İsrail Hava Savunma Sistemleri, İran’dan Gönderilen İHA’ları Etkisiz Hale Getirdi